Eğitim

 

Alevilik eğitimine ihtiyaç var mı?

Bir taraftan köy ekonomik ve kültürel düzeninin terkedilip kentleşmenin ve Avrupa ülkelerine göçün başlaması diğer taraftan 70li senelerin sonunda Maraş ve Çorum olaylarından sonra Alevi kimliğinin soruşturulması ve bu soruşturmanın siyasi amaçlar için kullanılması, Alevilik öğretisinde boşluklar, belirsizlikler ve tereddütler yarattı. Bozulan düzen içinde ne Aleviliğin tanımlanması ne de aktarılması doğru dürüst yapıldı. Hatta bir Alevi köyünün birlik ve bütünlük ortamı kentleşmede aynı Alevi köyü insanlarının bir şehirde Alevi Kültür Derneği kurmalarına ve Cemevi etrafında birleşmelerine rağmen muhafaza edilemedi. Alevi öğretisinin aktarılmasında eski birlik ve bütünlük kalmadı. Avrupa'ya göç edenler arasında bu çatlaklar daha da görünür oldu. Bu kaçınılmaz gelişme neticesinde Alevi öğretisi geleneksel Dede-Murşit- Rehber kanalıyla yapılamadı. Bu arada Avrupa ülkelerinde doğup büyüyen genç kuşakların bulundukları ülkelerde iyi temel eğitim görmeleri de geleneksel eğitimin zaaflarını ortaya daha fazla çıkardı.

Daha iyi ve profesyonelce kurumsallaşma ihtiyaçının yanında hemen, muhtelif alanlarda, daha ciddi ve bilimsel eğitim ihtiyaçlarıda belirdi. İletişimde de cağdaş yöntemlerin kullanılması gerekliliği görüldü.

 

Eğitim-Öğretim planı nasıl uygulanabilir?

1- Eğitimin hedefi kimdir?

İkinci ve üçüncü maddelerde izah edilen çalışma tarzı karışık gibi görünsede aslında çok basittir: Hedef kalıplaşmış bir eğitimden uzaklaşıp her üyeye ihtiyaçı olan bilgi aktarımını en uygun ve en etkili şekilde vermektir. Kurumsal yapılanmada eğitimle meşkul olacak kişiler belirlenince eğitime önce onlardan başlanacaktır. Kurumsal yapı ve Genel bilgiler yanında kendilerine 2ci ve 3cü maddeler hakkında ayrıntılar verilecek ve bu maddeleri nasıl gerçekleştirecekleri kendilerine izah edilecektir.

Bu eğitim programı ilk önce iki grubu hedef almaktadır:

a- Yetişkinler:Temel Alevilik eğitimini ya Anadolu'da geleneksel köy ortamında almış ya da kentlere göç etmiş olmalarına rağmen köyle ilişkiyi kesmediklerinden yine de bir şeyler almış yetişkinler;

b- Gençler: Genellikle Avrupa ülkelerinde doğmuş ve Cemlere girmemiş, geleneksel Alevi eğitimi pek görmemiş, bulundukları ülkelerde değişik seviyelerde ki okullarda okumakta olan veya çalışma hayatına yeni girmiş gençler.

Bu iki hedef gruba ayırma ilk yapılacak kaba bir ayırım. Normal olarak yöresel şartlara göre her dernek eğitim sorumlusunun daha “ince” farklılıklar getirmesi lâzım. Böylece üyelerin eğitim seviyeleri, yaşları, çalışma hayatları ve Alevilikte dahil ilgi odaklarına göre bir “eğitim” profili çizilmeli. Bu ince ayırımlarla bir profil çizildikten sonra aynı veya birbirine yakın profilde olanlarla bir grup kurulacak ve bu ufak (veya şartlara ve konulara göre daha büyük) gruplara kendi profillerine göre özel eğitim verilmeli.

2- Eğitim nasıl verilmeli?

Elimizden geldiği kadar hedefleri belli, kime nasıl verileceği bilinen, belkemiği sağlam, bütünlüğü tutarlı (homojen) bir eğitim programı çıkarmağa gayret ettik.

Teklif ettiğimiz bu proje bütün üyelerimizi hedef alarak çok geniş kapsamlı ve uzun vadeli iki başlı bir eğitim programı olarak düşünülmüştür. Aşağıda ayrıntılarını okuyacağınız bu kılavuz, verilecek eğitimin belkemiğini, yani Milli Eğitimde olduğu gibi “müfredat programını” teşkil eder. “Eğitimciler” ve “eğitilenler” için “tutarlı bir bütün” olup nereye gidildiğini gösteren bir “yol haritası”dır. İçeriğin ayrıntıları yavaş yavaş eğitimcilerle tamamlanıp, onlarla vücüt bulacaktır. “Yaşayan” bir program olmasını istediğimizden devamlı olarak hem eğitilenlerin profiline adapte olur ve uyumu sağlanır, hem de yeni bilgilerle değişebilir.

Eğitimciler, muhtelif sebeplerden, bu “bütün”ün tamamını eğitimlerinde veremezlerse, kısaca “bütün”den bahsettikten sonra bu “bütün”den parçalar alabilir ve, değişik şekillerde, seviyelerde ve sürelerde de, eğitimlerini verilebilirler. Hatta aşıkların katılımıyla da, sesli, sazlı, sözlü değişik temalarda, ayrı ayrı ele alınarak da verilebilir. Görsel belgelerden destek alınabilir.

Üye profillerinden hareket ederek temel kültür seviyesine göre oluşturulacak 4-5 kişiyi geçmeyen ufak gruplara iki ayrı tipte eğitim verilebilir:

a- Genel bilgi: Hiçbir Alevi kültürü görmemiş olanlara önce mümkünse Cemlere katılıp yavaş yavaş “Erkan” görmeleri ve sonrada öğrenmeleri; yoksa, Cem'e katılma fırsatı çıkıncaya kadar genel “Akademik” bilgi verilmesi sağlanır. Bu “Akademik” bilgi de yavaş yavaş genel bilgilerden çıkıp nokta bilgilere dönüşür.

Bu genel bilgiler de üyenin yaşına veya kültür seviyesine göre, okullarımızdaki ilk-orta-lise ayırımına benzer şekilde üç ayrı seviyede verilir.

b- Nokta bilgi: Temel Alevi eğitimi olanlara da genel bir giriş yapıldıktan sonra belirli konularda (gerekirse isteğe göre) nokta bilgi verilir.Mesela “Müsahiplik” konusu ele alınır ve “Erkan”da ne olduğu, Alevi İslam inançı için ne ifade ettiği anlatılır ve bu öğreti “Akademik” bilgi ile İslam öncesi Türk kültürü içindeki “Kan kardeşi”kurumu ele alınarak tarihi bir perspektive konup Anadolu Ahiliğinde ki mesleki dayanışmaya da bağlanarak tamamlanır.

Bu “eğitim toplantılarının” süreleride üye profillerine göre Uzun süreli veya Kısa süreli olarak, profillere göre ve grupların ihtiyaçlarına en uygun şekilde verilebilir. Hedefimiz şeklen olabildiğimiz kadar esnek olmamız ve üyelere en uygun ve en etkili şekilde eğitimi vermek fakat eğitimin içeriğinin bütünlüğünden ve birliğinden uzaklaşmamaktır.

Ayrıca bu eğitim, üye profillerine göre kısa-orta-uzun vadede verilebilir. Yani istenilen zamana yayılabilir. Burada dikkat edilecek nokta eğitimin etkili olması için verilecek eğitimin yoğunluğu ve süresi arasında üye profillerine göre dengeleri bulmaktır. Ne fazla yaymalı ne de çok yoğun olmalı. Bilhssa yetişkinlerin okul sıralarında olmadıklarını ve bu eğitime ufukları genişletmek ve bilinçli bir Alevi olmak için gönüllü olarak geldiklerini unutmamak gerekli. Aynı şekildi gençlere de okuldaki derslerini uzattıkları hissini vermemek lâzım. Bu eğitim bir eğlence havasında olmasa da arkadaşlar arasında “sohbet” şeklinde de olmalı.

Tekrar ediyoruz karışık gibi görünen bu eğitimin veriliş şekli aslında çok basittir: Hedef kalıplaşmış bir eğitimden uzaklaşıp her üyeye ihtiyaçı olan bilgi aktarımını en uygun ve en etkili şekilde vermektir.

3- Eğitimi kim verecek?

Bu iki başlı Eğitim kılavuzu İAT yönetim kuruluna verilecektir.

Yönetim kurulu bu kılavuzun “Dedeler Kurulu”nu ilgilendiren “Erkan” bölümünü bu kurula bilgilendirmek için verecektir. Dedeler kurulu da Dedeler arasında eğitimi verecek kişileri tayin edip verdikleri eğitimi takip edecektir.

Akademik” kısmınıda geçici olarak İAT yönetim kurulunun kuracağı “Eğitim komisyonu” üstlenecek ve gereken eğiticileri hazırlayacak ve eğitim verilmesine dair bütün girişimleri yapacaktır.

Her iki kurul ayrı ayrı çalışsa da hiç olmazsa organizasyon için aralarında mutlaka çok sıkı bir işbirliği yapmak mecburiyetindeler.